🐇 Imar Affı Sit Alanlarını Kapsıyor Mu
İmar affı ülke gündeminde tartışılırken Çevre ve Şehircilik İzmir İl Müdürü Selahattin Varan ve Şehir Plancıları Odası İzmir Şube Başkanı Özlem Şenyol Kocaer Egedesonsöz’e açıklamalarda bulundu. İZMİR’DEN KAPSAMA GİRECEK YÜKSEK BİR ORAN BEKLİYORUZ. İl Müdürü Varan, “Şu anda yasa çıktı.
Kim yıkacak; kanuna göre devlet veya belediye zabıtası. Yıkılıyor mu; genelde yıkılmıyor. Bu kadar imar affının çıktığı bir ülkede neden yıkılsın. Çünkü her imar affından sonra devlet kendi arsasına bina yapana uzun ve ödenebilir taksitlerle arsayı satıyor. Satın almak istemeyenler ise, gelecek affı bekliyorlar.
1.Kanal İstanbul nedir, neden yapılmak isteniyor? Kanal İstanbul, Karadeniz'i Marmara Denizi'ne yapay olarak bağlayacak, yaklaşık 45 kilometre uzunluğunda, 20,75 metre derinliğinde beton bir su yoludur. Kanal İstanbul'un yapılma amacı, İstanbul Boğazı üzerindeki gemi trafiğini ve kaza riskini azaltmak olarak açıklanıyor. 2.
tc. mamak belediyesi resmi internet sitesi. sayin mÜkelleflerİmİz beledİyemİze aİt tÜm vergİ ve Ödemelerİnİzİ beledİyemİze gelmeden vakifbank (mobİl ve atm), halkbank (Şube), denİzbank (Şube), ptt (Şube) ve İnternet sİtemİzden Ödeyebİlİrsİnİz.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre İmar Barışı için başvuru süresi yeniden uzatılmayacak. İmar Barışı için başvurular 15 Haziran'da sona erecek. Bu uygulamadan yararlanmak isteyenlerin 15 Haziran'a kadar başvurularını yapmaları gerekiyor.Yapı kayıt bedelleri ise 30 Haziran'a kadar
PartiProgramı. Sivas Kongresi’nin yıldönümü olan 4 Eylül 2020’de “Memleket Hareketi” olarak “halk için halkla birlikte siyaset” diyerek yola çıktık. Memleket Partisi, ülkenin her yanında gönüllü olarak harekete geçen kitlelerin inancı, isteği ve güveni sonucunda doğdu.
İMAR UYGULAMALARINDA AYNI YERDEN PARSEL VERİLMESİ SORUNU Cafer ERGEN* Giriş 3194 sayılı İmar Kanunu’nun “Arazi ve Arsa Düzenlemesi” başlığını taşıyan 18. maddesinin 1. fıkrasında, belediye ve mücavir alanın imar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın birbirleri ile, yol fazlaları
Örneğin imar affı çıkarılırken bundan sonra kaçak yapılaşmaya asla izin verilmeyeceği söylendi. Doğal ve arkeolojik sit alanları üzerinde oteller, AVM’ler, rezidanslar ve
KARADENİZ Bölgesi'nde imar kirliliği ve kaçak yapı tartışmaları ile gündeme gelen yaylalarda, 'imar barışı' kapsamı dışında kalan, 31 Aralık 2017'den sonra yapılan yapılar
I İMAR İŞLERİYLE İLGİLİ DAVALARDA SÜRE. 1- imar Planlarıyla İlgili Davalarda Süre. a. İmar planlarına askı süresi içinde veya daha sonra yapılacak itirazın dava açma süresine etkisi. b. İmar planlarına karşı dava açma süresi. c. İmar planları ile inşaat ruhsatlarına karşı dava açma süresi, d.
Bina DerinlikleriMadde 37- 1) Bina Derinliği Hesabıa- İmar planlarında bina derinlikleri belirlenmemiş yerlerde derinlikler genelolarak;I = L - (K + H / 2) formülü ile hesaplanır.Burada: I = bina derinliğini,L= parsel ortalama derinliğini,K= ön bahçe mesafesini veH= en fazla saçak seviyesi olarak imar durumundabelirtilen bina
Bilkentmezunları olarak iş dünyasındaki değişim ve dönüşümlere üniversitede edindiğimiz iş çevikliğiyle liderlik ediyoruz.”. Sami Arpa, Bilgisayar Mühendisliği 2010. Largo (İsviçre), Kurucu Genel Müdür. Doktora: EPFL. Yüksek Lisans: Bilkent Üniversitesi. Lise: Malatya Fen Lisesi.
NLQj. - 0100 Son Güncelleme - 0100 Bayındırlık ve İskân Bakanı Zeki Ergezen, bakanlığının imar affı konusunda bir çalışması olmadığını bildirdi. Ergezen, SİT alanlarını imara açtığı bildirilen tasarıya ilişkin olarak ise Tasarının içeriğini bilmiyorum. Varsa bir yanlış düzelir dedi. Türkiye-Rusya Federasyonu İnşaat Konferansına katılan Bakan Ergezen, gazetecilerin imar affına ilişkin bir sorusu üzerine, Böyle bir af yok. Basından, medyadan duyuyorum. Bayındırlık Bakanlığı böyle bir çalışma içinde değil ama bizim dışımızda böyle bir çalışma varsa onu da bilemiyorum. Bana bir şey intikal etmedi diye konuştu. İSTANBUL - Bayındırlık ve İskân Bakanı Zeki Ergezen, bakanlığının imar affı konusunda bir çalışması olmadığını bildirdi. Ergezen, SİT alanlarını imara açtığı bildirilen tasarıya ilişkin olarak ise Tasarının içeriğini bilmiyorum. Varsa bir yanlış düzelir dedi. Türkiye-Rusya Federasyonu İnşaat Konferansına katılan Bakan Ergezen, gazetecilerin imar affına ilişkin bir sorusu üzerine, Böyle bir af yok. Basından, medyadan duyuyorum. Bayındırlık Bakanlığı böyle bir çalışma içinde değil ama bizim dışımızda böyle bir çalışma varsa onu da bilemiyorum. Bana bir şey intikal etmedi diye konuştu. Bir gazetecinin Meclise bununla ilgili bir tasarı sevkedildi demesi üzerine Bakan Ergezen, Ama imar affı diye bir tasarı değil. Ne zaman sevkedildi? Daha sevkedilmedi. Böyle bir af tasarısı yok. Şu anda içeriğini çok fazla hatırlamıyorum. Birtakım düzenlemeler olabilir dedi. SİT alanlarının imara açılmasıyla ilgili bir soruyu da Bakan Ergezen, Kanunun içinde o da var. Ama muhtevasını yakında öğrenirsiniz. Mecliste, komisyonda tartışıldığı zaman öğrenirsiniz. Kamuoyunu yarım yanlış aydınlatmanın, bilgilendirmenin, yönlendirmenin bir anlamı yok şeklinde cevapladı.
İmar affı hukuki sistemimizde, imara aykırı olarak yapılan çeşitli taşınmazların inşasındaki durumlarda bu taşınmazların durumlarının mahkeme tarafından çözüme ulaştırılamaması durumlarında kamu tarafından oluşturulan bir affı kapsamaktadır. İmar affı ortaya çıktığı zaman yapılan mülkün bedeli karşılığında bazen de devletin politikası tarafından bedeli ödenmeden var olan ihtilaflar ile uzlaşma yolu ile sona erdirilmektedir. Ülkemizdeki binaların yüzde 90 oranını kapsayan büyük bir çoğunluğu kaçak, plansız ya da imara aykırı durumlarda inşa edilmektedir. Bu durum da belirli ölçümler neticesinde ortaya çıkmakta ve ülkemizde de belirli bir sorunun oluşmasına temel zemin hazırlamaktadır. Kaçak yapıların yasal olarak resmi zemine dayandırılması durumunda imar affı uygulanabilmektedir. Kaçak olarak yapılan binaların alt yapı hizmetlerinden faydalanması ve hukuki açıdan da kaçak olmasından kaynaklı problemlerin çözümü için İmar affı kanunu ortaya çıkmıştır. Yayımlanan bu imar affı kanunu ile kaçak yapılar ve uygunsuz yapıda bulunan yapılar af çerçevesince yasal kabul edilmekte ve belediyenin sunmuş olduğu alt yapı hizmetlerinden faydalanmasına olanak tanınmaktadır. Ayrıca doğalgaz, elektrik ve su gibi kamu hizmetlerinden de yararlanılması sağlanmaktadır. Kaçak binaların sahiplerinin hak iddia edebilmeleri için imar affından yararlanmaları gerekmektedir. Bu da ancak belediyelere başvuruda bulunduklarında gerçekleşir. Belediyeye bu kaçak yapı ile ilgili başvuru yaptığı zaman hak sahibinin kaçak binası ile ilgili olarak öncelikli şekilde yıkım kararı var ise bu karar anında durdurulur. Hak sahibinin kaçak binası üzerinde idari para cezası bulunuyorsa bu ceza da başvurunun ardından anında kaldırılır. Bu kaçak yapılara dair hak sahipleri için kamu davası açılmış ise, bu davalar da hükümsüz kalmaktadır. Hak sahipleri binalarındaki kaçak yapı ibaresinin ortadan kaldırılması amacı ile belediyeye ve çeşitli kurumlara başvuruda bulundukları zaman elektrik, su ve doğalgaz alt yapı hizmetlerini de anında düzenli olarak ve resmi bir şekilde alabilmektedir. Bunun dışında tamamen arsa dahil kaçak tapusu bulunan hak sahipleri de imar affından yararlanabilmektedir. İmar affından yararlanılan kaçak arsa yapıları hem arsa tapusu olarak hem de kat tapusu olarak hak sahiplerinin üzerine geçebilecektir. Bu imar affından hem kaçak yapılar yararlanabilir hem de iskanlı tapu sahipleri yararlanabilmektedir. İmar Affına Girmeyen Özellikler Özellikle devlete ait hazine arazilerinin üzerinde ve belediye arazilerinin üzerinde birçok kaçak yapı bulunmaktadır. Bu yapılar üzerinde yer alan hak sahipleri de imar affına başvurdukları zaman bu yapılarda hak sahibi olabilirler. Bu yapılara da imar affı bulunmaktadır. Fakat bunun için de kanun içerisinde birtakım istisnai durumlar bulunmaktadır. İmar affına girmeyen her ilde belli başlı özellikteki yerler bulunmaktadır. İstanbul için düşündüğümüzde İstanbul boğazının görünüm alanlarını kapsayan yerler, Sultanahmet ve Süleymaniye’ yi içerisine alan tarihi yarım ada ismi ile bulunan yer gibi birçok özellikteki bölge imar affına girmeyen bölgeler arasındadır. 81 ile özel olarak imar affına girmeyen yerler bulunur. Sizler de yaşadığınız bölgenin imar affına girmeyen yerlerini ancak ilgili belediyeden öğrenebilirsiniz. Hazine arazisinde bulunan binaların bir kısmı, tarihi savaş yaşanmış ve önemli öngörülen alanların büyük çoğunluğu imar affı kapsamına girmeyen yerler olarak karşımıza çıkmaktadır. İmar affından yararlanılmak istenilen bir bina kişinin malı değil ve devlete ait bir hazine arazisi de değil yani üçüncü bir şahsa ait bir yapı ise gene imar affından yararlanılamaz. İmar affından yararlanmak için son çıkan imar affı kanunu yani 2018 yılından önceki bu sayılan özelliklerin dışında kalan tüm kaçak yapılar için imar affından yararlanılabilmektedir.
İmar Affı Nedir? İmar Affı, hukukumuzda imara aykırı olarak yapılan çeşitli taşınmazlarda bu taşınmazlarla ilgili hukuki ihtilafların mahkemelerde giderilememesi ve ya bu durumun artık büyük bir sorun haline alması durumlarda kamu tarafından çıkarılan ve o ihtilaların sona erdirildiği bir aftır. İmar affı ortaya çıktığında ya bedeli karşılığında ya da bedelsiz olarak var olan ihtilaflar imar affı yoluyla sona erdirilmektedir. İmar Barışı başvurusu için 'İmar Barışı Başvurusu Nasıl Yapılır?' konulu yazımızı inceleyebilirsiniz. Türkiye'de çıkarılan imar affı yasaları Türkiye’de 775 Sayılı Gecekondu Yasası öncesinde toplamda 5 imar affı yasası çıkarılmıştır. Yıllarına göre; - 1948 Yılı 5218 Sayılı Yasa - 1948 Yılı 5228 Sayılı Yasa - 1949 Yılı 5431 Sayılı Yasa - 1953 Yılı 6188 Sayılı Yasa - 1959 Yılı 7367 Sayılı Yasa 775 Sayılı Gecekondu Yasası sonrasında ise toplamda 7 imar affı yasası çıkarılmıştır. Yıllarına göre; - 1966 Yılı 775 Sayılı Yasa - 1976 Yılı 1990 Sayılı Yasa - 1983 Yılı 2085 Sayılı Yasa - 1984 Yılı 2981 Sayılı Yasa - 1986 Yılı 3290 Sayılı Yasa - 1987 Yılı 3366 Sayılı Yasa - 1988 Yılı 3414 Sayılı Yasa - 1989 Yılı 2981 Sayılı Yasa - 2008 Yılı 5784 Sayılı Yasa İmar Barışı ile ilgili tüm detaylar için 'İmar Barışı-İmar Affı Kanunu' konulu yazımızı inceleyebilirsiniz.
Yapılaşma yasağı kaldırılıyor Maliye Bakanlığının Başbakanlığa sunduğu tasarıda, SİT alanı olan arsa ve arazilerde toplam alanın yüzde 6sı kadar yapılaşma izni verilmesinin yeni bir kaynak oluşturacağı öngörülüyor. Arkeolojik, doğal, tarihsel olarak nitelendirilen SİT alanlarında yapılaşma, 2863 sayılı yasaya göre kesinlikle yasak. Ancak ikinci derece SİT alanlarında turizm amaçlı yapılaşmaya izin veriliyor. Tarihi ve doğal güzelliklerimizi koruyan SİT alanlarının yapılaşmaya açılması yeni bir imar affı mı, yoksa Türkiyeyi düze çıkaracak yeni bir kaynak mı? Nusret Bayraktar AKP Milletvekili Yasakla koruma olmaz Biz "2 B maddesi" diye bilinen, orman vasfını yitirmiş arazilerin imara açılıp açılamayacağı, işgalcilere satılıp satılamayacağı konusunda bir çalışmayı sürdürüyoruz. SİT alanlarının korunmasından yanayız. Ancak, koruma, yasaklamayla olmaz; uygun şartlarda kullanmakla olur. Şu anda koruma adı altındaki yasaklama zihniyeti, SİT alanlarının kundaklanmasına yol açıyor. Bu nedenle SİT alanlarını yeniden ele almaya çalışıyoruz. Kullanıma açılmayan yerlerin korumasının zor olduğunu gördük ve yaşadık. Belli ölçülerde SİT alanlarını kullandıracaksınız ama sorumluluk vererek de korumayı güvence altına alacaksınız. Köklü bir çalışma hazırlanıyor. Bu çalışmaya imar affı demek ağır ve yanlış olur. Tabii kaynak sağlamak işin içinde var ama bu SİT alanlarının gerçek korumasını sağlamaktır. Prof. Osman Altuğ Eski Bşb. Başdanışmanı SİT alanı kalmadı SİT alanlarında yapılaşma yasal olarak zaten serbest. Sadece kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurullarından izin almanız, yapılaşma koşullarınızı belirlemeniz gerekiyor. Orman alanlarında da kuruldan izin alarak yapılaşma olabiliyor. Yüzde 6 imar izni vermek kaynak oluşturmaz. Ama bu yeni bir imar affı da değil. Yağma olarak da görülmemeli. Zaten adam bir milyon metrekare yer alacak ki yüzde 6sına bina yapabilsin. Peki bir milyon metrekareye para yeter mi? Vatandaş bunu nasıl alacak? Vatandaş kaçak yapılaşma ile sorunu zaten kendi kafasında çözmüş. Türkiyede SİT alanı kalmadı. Akdeniz Bölgesi SİT alanı. Arabanızla, yürüyerek deniz kenarına gidemiyorsunuz. Çünkü, oteller, restoranlar kıyıyı kapatmış. Bu nasıl SİT alanı ve bu nasıl yasak? Prof. Cengiz Eruzun Koruma Kur. eski Bşk. Amaç rant elde etmek SİT alanlarına her dönem göz dikiliyor. Açılmasının, ciddi bir kaynak olması mümkün değil. Ancak, sahil ya da orman alanı olduğu için rantı yüksek yerler olduğu kesin. Koruma kurul üyelerinin görevlerinden alınmaları, içlerinin boşaltılmaları da buna hazırlıktı. Kurulların içleri gerekçesiz bir şekilde boşaltılmaya devam edilecek. Çünkü amaç SİT alanlarını yağmalayarak rant elde etmek. Rantın yüksek olmasının sebebi de buraların değerli olmaları. Ancak yapılaşmayla birlikte buraların değeri de yok oluyor. Bunun farkında değiller. Kişisel çıkarlar ön plana çıkıyor. Kamu yararı düşünülmüyor. Kaynak oluşturalım derken, asıl kaynağı yok ediyorlar. Ancak kısa dönemde birileri para vuracak. Bütün hadisenin özü de zaten bu. Cemal Gökçe İnşaat Mühendisleri Odası Yağmaya davetiyedir SİT alanlarıyla oynamak, yağmaya resmen davetiyedir. SİT alanlarına bir girdiniz mi, bir daha çıkmak isteseniz de beceremezsiniz. Türkiye bugün açık hava müzesidir. Bunları yok etmek, kaynağı kurutmaktır. Bugün petrol için kavga veriliyor. Türkiye de bu kavgadan parasal çıkar sağlamaya çalışıyor. Diğer yandan kendisine kaynak olan ve gelecekte kaynak olmaya devam edecek SİT alanlarını yağmaya açıyor. Geçmişte yüzde 2 ile açılan yerlerin, sonra ne hale geldiğini hep beraber gördük. Mevcut kültür değerlerimizi korumak yerine bunları ranta açmak, kaynak oluşturmak değil, kaynağı kurutmaktır. Bu aynı zamanda yeni imar affıdır. Önceden yapılanları yıkmak yerine, yenilerini yaptırtmaya çalışıyoruz.
İmar Affı Gelecek Mi?Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, CNNTÜRK'te katıldığı canlı yayın programında imar affı ile ilgili soruya cevap verdi. Özhaseki, sıkıntıda olan, oturduğu eve elektrik, su bağlatamayanların sıkıntısını çözecek bir takım çözümler üreteceklerini bA+A-Bakan Özhaseki canlı yayında soruları cevapladı. CNN Türk'ten Hakan Çelik'in programına katılan bakan Özhaseki İmar affı, yeni imar yönetmeliği ve kentsel dönüşüm ile ilgili açıklamalarda bulundu. İSTANBUL'DA ARTIK BİR DEPREM BEKLENİYOR - Bir büyük Marmara depremi bekleniyor. Nasıl bir deprem söz konusu olabilir? Can kayıpları, ekonomik kayıplar… Bize özetler misiniz?Cennet gibi bir vatanda yaşıyoruz. Yüzde 66’sı deprem bölgesi. Son 100 yıl içerisinde 6 ve üzeri 56 deprem var. Ölen insan sayısı 83 bin vatandaşımız. Bizim biraz ciddi olmamız lazım. Özellikle İstanbul için, kuzey Anadolu denilen fay. Ne kadar deprem uzmanı varsa ortalamalarını aldım. Şunu söylüyor hepsi de İstanbul açıklarında bir deprem var ve şiddeti 7 üzerinde. Dedikleri en geç 2030...Hocalar derler ki İstanbul’da belirli aralıklarla olan deprem var. İstanbul’da artık bir deprem bekleniyor. Biz bunu görmemezlikten gelebiliriz ama tabiat kendine has kurallarını işletiyor. Bir gün açığa çıkacak. Japonya’da bir vatandaş deprem olduğunda evinden çıkmıyor rahatça yatıyorsa biz neden küçük depremde sokaklara dökülelim? 600 BİN YIKIM NE DEMEK? - Biz gayri ciddi yaklaştık. Bir de lütfen şunu söyleyin. Böyle bir deprem olması halinde yıkım ne şekilde gerçekleşebilir?Benim söyleyeceğim rakamlar meclis araştırma raporları ve İBB’nin çalışmalarına dayanıyor. 4 milyon 700 bin bağımsız birim var. 600 bini direkt riskli görünüyor. Yıkılabilir gözüküyor. 600 bin yıkım ne demek? Bunların çıplak inşaat maliyeti 90 milyar lira. İçindeki eşyaları da götürecek, bir o kadar zarar da orada var. Bir bina yıkıldığı zaman sokaktaki araba da, altyapı da işin can kaybını düşünün, psikolojik kaybı düşünün. Yani içeride yaşayan herkesin öleceğini düşünmek doğru olmayabilir ama herkes yakının kaybedecek, sevdiklerini kaybedecek. Belki aylarca senelerce işe gidemeyecek. Bunun oluşturabileceği hasarı anlatmakta güçlük Marmara depreminde 17 bin 500 kişi şehit olmuş, on binlerce insan yaralı, yüzbinlerce bina hasarlı. Adapazarı’ndaki deprem Avcılar’a 80 kilometredir. Avcılar’da bile 254 kişi ölüyorsa… - Celal Şengör’ün değerlendirmesi oldu. “Türkiye bağımsızlığını kaybedebilir”Bağımsızlığımızı kaybetmeyiz tabi ama öyle bir kaybımız olur ki bağımsızlığımıza kadar gidebilir. Sizin paranız kalmazsa IMF’den para istersiniz. Bu hasarları karşılayacak bir birikim yoktur. Dışarıya karşı el açan bir ülke olabilirsiniz. Bunları söylerken şöyle bir psikolojideyim. Çevre tarafında çok keyifli işler var. Caretta koruyoruz, SİT alanlarını talan etmeye hazır bir sürü insan var. Rant böyle bir şey. Aslında bu adamlar fakir fukara da değiller. Bunlar milyar dolarlık adamlar, paraları pulları da var. ŞOM AĞIZLILIK YAPIYORUM - Milyar dolarlık kişiler ve kurumlar, sizin üzerinizde bir baskı mı kuruyorlar? Bunları niye açıklamıyorsunuz?İdarecilik aslında bir noktada azimle iş yapma sonra biraz da hazımlı olma sanatı. Size gelenler hukuken hakkı olduğunu iddia ederek geliyorlar. Siz ona resmen buradan çalıyorsun’ demiyorsun. SİT alanlarının imara açılması teklifiyle gelene ne diyeceksiniz siz?Şom ağızlılık yapıyorum. Deprem deyip duruyorum. HOCALAR ARTIK BENİ KORKUTUYOR, 2030'A KADAR BÜTÜN YAPILARI DEĞİŞTİRMEK İSTİYORUM - Toplanma alanlarına imar izni verildi. Buna neden izin verdik?2012’de bir kanun çıkmış kentsel dönüşüm yasası. İnsanlar evlerinden çıktıklarında, yeni bina yapılacak. Üç yıl biz devlet olarak kirasını biz veriyoruz. Bunun neticesinde şu anda Türkiye’de 1 milyon 200 bin bağımsız birim dönüşüm için müracaat etmiş bir kısmı yıkılmış. Bunlar doğru işler, güzel gelmiş buraya kadar. Ama bizim çok hızlı davranmamız lazım. Hocalar artık beni korkutuyor, 2030’a kadar ben bütün yapıları değiştirmek sonra yapılanları biraz sağlam kabul ettiğimiz için… Bizim yönetmeliğe göre yapılmışsa sağlamdır. Orada bir müteahhit hatası, işçilik çalınması varsa bilemeyiz ki. Teorik olarak sağlam kabul edebiliriz. 99 öncesinde 60’lı 70’li 80’li yıllarda yapılanların hiçbirisini kabul edemeyiz. Birkaç tane işlerin hızlanmamasında engel vardı. Şehircilik şurasını topladık. Başlığımızdan birisi akademisyenler vardı. Orada bizim bürokratlar vardı. Bu işin uygulayıcısı olan müteahhitlik grupları vardı. Mevzuat engellerini aşıyoruz, Bakanlar Kurulu'na sundum. KHK ile çıkması benim tercihim. Ama Meclis açıldığında bütçe görüşmeleri başlıyor, tartışmalar devam ediyor. En kötüsü Meclis’ten geçecek. Benim özellikle sayın Başbakanımızdan ricam bu oldu, KHK diye. Meclis de olabilir, çok önemli değil. 2018 öncesi bunu çıkartmalıyız. BİN KONUTLUK YERE 2 BİN KONUTLUK VERİYORLAR 7,5 milyon binayı özellikle söylüyorum. Yılda 500 bin binayı dönüştürecek finans gücü nasıl sağlanacak bu önemli. Bizim yaptığımız hesaplarda, İstanbul’da dönüşümü yanlış yapıyorlar. Bin konutluk yere, 2 bin konutluk veriyorlar. Şimdi ben Fikirtepe’de uğraşıyorum, Esenler’de uğraşıyorum. Ben bir bütçe oluşturmaya çalıştım. Napıyoruz, İller Bankası'nda oluşturduğum bütçede gelecek seneden itibaren belediyelerimize açacağım ben. Milyarlarca lirayı kredi olarak vereceğim. İller Bankası'nın sosyal tesisleri vardı hepsini satılığa çıkardım. Siz devlet de gördünüz mü oturduğu bahçeyi satılığa çıkaranı? Orada otel, lokanta hizmeti veriyorduk. Orasını sattığım zaman, mesela Ankara’da satışa çıkardığım yer 300 milyon ediyor. Ben bunu kentsel dönüşüm yapacak belediyelere can suyu olarak vereceğim. 2018’i ben hedef yıl koydum. İMAR AFFI GELİR Mİ? - İmar affı gelir mi?İmar affı gelmez. Ancak sıkıntıda olan, oturduğu eve elektrik, su bağlatamayanların sıkıntısını çözecek bir takım çözümler önümüzdeki dönemde geliyor. - Ataköy’deki yeni yapılan binalar ne olacak?Yapılan ruhsatlı binalara diyecek bir şey yok. Bire bir incelemediğim için bir şey söyleyemiyorum. Orada hatalı bir şeyse, ömrü dolduğu zaman yerine bir daha yapılmaz. Nihayetinde insanlar tapu sahibi olmuşlar vesaire vesaire.. Plan safhasında gördüklerimi de bire bir iptal etmiş insanım ben. Cumhurbaşkanımız bire bir takip ediyor ama, şunu yıkın şunu yapın diye direktifle olacak bir iş değil ki. Yani...8 kurumun imar yapma yetkisi var. Ben bunu doğru bulmuyorum. Bakanlığın da re’sen hatalara el koyma hakkı olmalı, denetleme hakkı. İstanbul’dan bana çok geliyor, falan belediye şu hakkımı engelledi diyor… YENİ İMAR YÖNETMELİĞİ - Yeni yönetmelik yayınladınız. Niye değiştirme ihtiyacı duydunuz?Eski yönetmeliğe dayalı olarak o kadar çok istismar oluyordu ki. 100 metrekarelik ev yapma hakkı olan birisi 50 metre bahçe çiziyor, 60 metre kış bahçesi koyuyor, 60 metre mescit koyuyor 250 metre ev çıkıyor. Bunların hepsini meskeni aldıktan sonra eve katmak için yapıyorlar. Bize dediler ki, 100 metrelik ev için 25-30 metre yeterli. Biz de yüzde 30 sınırı getirdik. Bu istismarları engellemek için yaptık. TOPLANMA ALANLARI Toplanma alanlarını hesaplayanlar biz değiliz. Kadir Bey “Hiçbirisinde sıkıntı yok” dedi. Basın toplantısı yaparak açıkladı. Bugün saat 2’de Çamlıca Camisi'nin altındaki mahalleyi dönüştürüyoruz, yıkıma gideceğiz oraya. BİRİ YEŞİL ALANI KONUTA ÇEVİRMEK İSTİYORSA BENDEN GEÇİRMESİ MÜMKÜN DEĞİL - Adalar ile ilgili bir şey var. İmar düzenlemesi. İstanbul’un Adaları’nda aşırı nüfus yoğunluğu olacak diye bir kaygı talimatı var. Revize ederek disipline etmek. Çirkinlik oluşturanların yenilenmesiyle ilgili bire bir talimatı var. O gazeteyi okudum ama bir dayanağı yok. İlk defa duyuyorum titizlendiğim konu birisi yeşil alanı konuta çevirmek istiyorsa benden geçirmesi mümkün değil. Belediye başkanlığımda da yapmadım böyle bir şey. YANAN ORMANLIK ALANLAR - Yanan orman alanlarımız var. Buralara imar izni verilmesi söz konusu mu?Anayasa hükmü orman arazileri azaltılamaz, eksiltemez diyor. Veysel hoca geçen Kayseri’deydi. Yanan yerlerle ilgili de sordular. Çok net olarak ifade etti, oraların imara açılması mümkün değil dedi. Ben böyle bir şey olacağını aklımın ucundan bile geçirmiyorum. SUR'DA ŞÖYLE BİR SIKINTIMIZ VAR - Doğu ve Güneydoğu’da yıkılan yapılar oldu. Buradaki son durum nedir?Orada terörün şiddetli yaşandığı 7 bölge var. Evi yıkılan vatandaşlarımızın hepsinin evlerini yapıyoruz. Bir tek Sur’da şöyle bir sıkıntımız var. Birkaç koldan çalışıyoruz. Orada bizim yaptığımız birkaç çalışma daha var. Fakat oradaki biraz geciktiğimiz konu, bizden kaynaklanmayan gecikme şu. Yıkılan binalar sivil mimarlık örnekleri. Onların tek tek projeden geçtikten sonra bildiğimiz klasik Diyarbakır evlerini yapmak söz konusu. Sur’un içerisinde yapamıyoruz. Taş binalar yapılıyor. Onlarca ev yapılıyor, bir kısmı hala kuruldan çıkmadı. Tahmin ediyorum 2 yıl içerisinde bitmiş olur. - Ege’de ve Akdeniz’de ne olacak o kadar beton sahillerimizde…Şehirleşme ve turizm bir süreç. O hataları bir daha yapmamak esas. Bütün sahillerimizi baştan sona, buralar özel çevre koruma alanları. Kıyılardaki yüksek binalara ben izin vermedim. SİT derecelendirmesi var bizde. Birinci derece SİT alanına yapı yaptırmıyoruz zaten. İkinci derece SİT olan yerlerde ancak bungalov konularında Batılılar çok konuşuyor ama biz daha hassasız. Biz dünyayı kirleten ülke değiliz.
imar affı sit alanlarını kapsıyor mu